Sanatçı koçluğu

İlk insanların mağara duvarlarına yaptığı resimler, kayalara bıraktığı el izleri beni hep etkilemiştir. Bir iz bırakma ihtiyacı ilk insanda bile varmış demek ki. İçimden fışkıran renklerle ifade etmek istediğim duygularla dolunca kendimi elimde fırçalarla tuvalin başında buldum. Hayatta yapılacak çok şey var, tam zamanlı iş, iki küçük çocuk, aile hayatı. Ancak o duygular hala fıkır fıkır kaynıyorken o resmi yapınca dünyaya izimi bırakmış olduğumu fark ettim: sadece benim yapabileceğim resmi. Önce şu işleri halledeyim, öyle yaparım dediğimde aynı duyguları hatırlayamadığımı keşfettim.

Sanat ve hayat çok ince bir dengede. Hayatı yaşamazsak sanat olmuyor, sanatı içimizden geldiğinde yapmazsak onu elle tutulur bir şeye dönüştüren anın izi kalmıyor.

Benim resmimi sadece benim yapabileceğimi ve bunu elime fırçayı alırsam yapacağımı fark ettiğimde bir aydınlanma yaşadım. Ne kadar büyük kararlar veriyoruz farkında olmadan. Belki mağara resimleri gibi binlerce yıl kalmayacak ama o resmi yaptıran ilham, duygu, her ne ise, o kadar güçlü bir şekilde ben varım diyor ki ben de Pınar olarak bunu iliklerimde hissettiğimde onun resmini yapmak zorundayım.

Ve bu harika bir duygu, neden herkes yaşamasın? Bu duyguyla sanat yapan hiç kimse diğerinin rakibi olamaz. Herkes sadece ve sadece kendisinin bırakabileceği eseri yapar ya da benim takıldığıma benzer engellere takılırsa yapamaz.

Büyük sanatçıları düşün, Michelangelo’nun mesela, dur önce bir çocukların okul parasını çıkarayım da sonra taşları oyarım dediğini düşünebiliyor musun? Dünya hala hayran olduğumuz ne çok heykelden mahrum kalırdı.

Bana göre bizim ömrümüz içinde dünyanın tüm sorunları çözülecek ve tek derdimiz kendimizi nasıl oyalayacağımız olacak. Her işi robotlar yapmaya başlayınca insan olarak varoluşumuz, o robotların yapamadığı, sadece bizim yapabildiğimiz şeyleri ortaya koymakla anlam kazanacak. Ben elimde fırçam, karşımda tuvalimle bu güzel geleceği gerçekleştirmek için renklerle oynuyorum, ya sen? Sanat yapma isteği içinde bir kor olup yanan ancak doğru sandığımız yanlışlar nedeniyle buna cesaret edemeyenler?

Onlara nasıl yardım edebilirim diye düşündüğümde ortaya Nasıl Sanatçı Olunur eğitimi çıktı. Her sanat dalı için geçerli olan, kendimizi her yönden başarılı sanatçılara dönüşmek için gerekli tüm bilgiyi içeren bu online eğitime ulaşmak için buradan buyur.

Bireysel danışmanlık almak için de aşağıdaki formu doldur ve dünyayı güzelliklerle donatanlara katıl!